Nasıl otonom aracımızı hem otonom hem sürücülü olacak şekilde tasarladık?
Otonom araçlar ulaşım dünyasında giderek daha büyük bir yer kaplarken, tamamen sürücüsüz bir geleceğe ne kadar yakınız? Tam otonom sürüş bazı senaryolar için yeterli olabilir, ancak hala birçok durumda insan kontrolü kritik bir öneme sahip. Bu yüzden, hem manuel hem de otonom sürüşü bir araya getiren hibrit sistemler, esneklik, güvenlik ve kullanıcı deneyimi açısından önemli avantajlar sunuyor.
Direksiyon, frenleme ve hız kontrolü gibi temel sürüş komutlarının hem insan hem de yapay zeka tarafından yönetilmesi için özel çözümler gerekiyor. Peki, hibrit sürüş sistemleri nasıl çalışıyor ve bu yaklaşım neden geleceğin otonom araçları için önemli bir adım?
HİBRİT OTONOM ARAÇ SİSTEMİMİZ NASIL ÇALIŞIYOR?
Hibrit sistemimiz, aracın temel kontrol mekanizmalarını hem sürücü hem de otonom yazılım tarafından yönetilebilir hale getiriyor.
1. Hız ve Gaz Kontolü
Aracın hız kontrolü, sürücü veya otonom sistem tarafından belirlenen hedef hıza göre yönetiliyor. Otonom modda, belirlenen hız verisi motor sürücüye iletiliyor ve motor sürücü, bu hıza ulaşmak için gereken gücü hesaplayarak motoru yönlendiriyor. Eğer aracın mevcut hızı belirlenen hızdan yüksekse, fren sistemi devreye girerek aracı güvenli bir şekilde yavaşlatıyor.
2. Direksiyon Sistemi
Direksiyon kontrolü, manuel sürüşte sürücünün verdiği komutları bir mil aracılığıyla tekerleklere iletiyor. Otonom modda ise, potansiyometreden (pot) gelen veriye göre bir motor, direksiyon kutusunu doğrudan yönlendirerek aracın dönüşlerini sağlıyor. Bu çift yönlü sistem sayesinde araç, hem insan kontrolünde hem de otonom olarak güvenli bir şekilde hareket edebiliyor.
3. Fren Sistemi:
Aracın frenleri hem sürücü pedalı hem de motor destekli bir sistemle kontrol ediliyor. Hidrolik sıvı, iki farklı mekanizma tarafından harekete geçirilerek aracın kontrollü bir şekilde durmasını sağlıyor. Böylece, acil durumlarda manuel frenleme devreye girerken, otonom sürüş sırasında sistem gerektiğinde müdahale edebiliyor.
Bu hibrit yaklaşım, aracın esnek bir şekilde hem sürücüsüz hem de manuel olarak kullanılmasını mümkün kılarak güvenliği ve kullanım kolaylığını artırıyor.
ARIBA AUTONOMOUS II
İTÜ ZES Güneş Arabası Ekibi'nin en dikkat çeken otomobili olan ARIBA Autonomous II, bu yıl ekibimizin yoğun çalışmalarıyla önemli bir evrim geçirdi. Elektrik, mekanik, otonom yazılım ve üretim alanlarında yapılan köklü değişikliklerle, her türlü yolda otonom sürüş kabiliyetine sahip benzersiz bir araç haline geldi.
ARACIMIZDA YAPTIĞIMIZ GÜNCELLEMELER
Aracımızı daha güvenli ve kullanışlı hale getirmek için çeşitli iyileştirmeler yapıyoruz. Hem sürüş deneyimini geliştirmek hem de aracın kontrolünü artırmak için eklediğimiz yenilikler şöyle:
1. Rollbar:
Sürücü güvenliğini artırmak için aracımıza rollbar ekliyoruz. Bu yapı, aracın devrilmesi durumunda koruma sağlayarak güvenliği güçlendirecek.
2. Direksiyon Simidi:
Manuel sürüşü mümkün kılmak için direksiyon simidi ekliyoruz. Bu, sadece yarışlarda değil, test aşamalarında da aracın daha kolay kontrol edilmesini sağlayacak.
3. Silecek:
Sürüş konforunu artırmak için aracımıza silecek ekliyoruz. Bu, özellikle uzun test sürüşlerinde ve yarış sırasında görüşü daha net hale getirecek.
4. Fren Sistemi:
Motor da dahil olmak üzere aracın tüm tekerleklerine entegre edilen fren sistemi sayesinde, daha kısa mesafede durmayı ve daha güvenli bir sürüş sağlamayı hedefliyoruz.
Bu güncellemelerle aracımızı daha işlevsel hale getirmeye devam ediyoruz.
Neden Hibrit Bir Yaklaşım?
Peki neden aracımızı sadece otonom bir araç yapmak yerine hibrit sisteme sahip bir araç olarak geliştiriyoruz?
1. Yasal Düzenlemelere Uyum
Tamamen otonom araçların her yerde kullanılmasına henüz izin verilmiyor. Bazı bölgelerde, sürücünün direksiyon başında olması yasal bir zorunluluk. Hibrit bir sistem, bu tür kısıtlamalarla uyumlu çalışabiliyor.
2. Acil Durumlarda Güvenlik
Otonom sistemler bazı durumlarda kararsız kalabilir veya beklenmedik engellerle karşılaşabilir. Manuel mod, sürücünün gerektiğinde kontrolü devralmasına olanak sağlayarak güvenliği artırıyor.
3. Kullanıcıların Teknolojiye Olan Güvenini Artırma
Tamamen otonom araçların direksiyonuna oturmak bazı insanlar için hâlâ tedirgin edici olabilir. Manuel kontrol seçeneği, kullanıcıların sisteme alışmasını ve daha rahat hissetmesini sağlıyor.
4. Daha Esnek Bir Kullanım Deneyimi
Hibrit sistem, aracın hem bireysel kullanıcılar hem de kurumsal filolar tarafından daha geniş kapsamlı kullanılmasını sağlıyor. Örneğin:
Uzun yolculuklarda otoyolda otonom sürüş tercih edilirken, şehir içi trafiğinde manuel sürüşe geçilebilir.
Şirket filoları otonom mod ile verimliliği artırırken, sürücüler gerektiğinde manuel kontrole geçebilir.
5. Otonom Sistemlerin Gelişimini Destekleme
Tamamen sürücüsüz araçlar hâlâ geliştirme aşamasında. Hibrit sistem, sürücülü modda veri toplayarak yapay zekanın kendini daha iyi eğitmesine yardımcı oluyor.
Hibrit sistemler, günümüzün ve geleceğin ulaşım ihtiyaçlarını dengeleyen yenilikçi bir çözüm sunuyor, güvenlikten esnekliğe kadar birçok avantaj sağlıyor. Çalışmalarımız devam ediyor ve aracımızı en iyi hale getirmek için yeni teknolojileri entegre etmeye devam edeceğiz.